Gerçekten Nihat Özdemir’ in ifadesinde olduğu gibi Türkiye ekonomisinin baş belası cari açıktır. Cari açığın yüzde 90’ı da enerji kaleminden gelmektedir. Yenilenebilir enerjinin ekonomiyi dışa bağımlılıktan kurtarabileceğini belirten işadamıyla aynı fikirde olduğumuzu ifade etmeliyiz.
Günümüzde bir ülke ne kadar çok enerji üretiyorsa, o kadar kalkınmış ve büyümüş anlamına geliyor. Türkiye son 10 yılda enerji tüketimi 2 kat arttırarak Çin’ den sonra tüketimi en çok artan 2. ülke oldu. Bunun anlamı yenilenebilir enerji yatırımlarının hızlı ve etkili yapılması gereğidir. Uygulamada olan yenilenebilir enerji teşvik sisteminin daha etkili bir hale getirilmesi gerekiyor. Daha etkili bir teşvik sistemi yenilenebilir enerji pazarını hızla büyütür ve cari açığı orta erimde azaltma etkisi gösterirken küresel rekabet gücü olan bir enerji endüstrisinin ortaya çıkmasını sağlayacaktır.
Çin ve Almanya cari fazlası olan ülkeler yani cari açık sorunları yok. Neden onların izledikleri yolun tersini yapmaya çalışıyoruz? Hedefler farklı değil, rekabet gücü yüksek inovatif yenilenebilir enerji endüstrisi yaratarak cari denge üzerinde olumlu etkiler sağlamak, onlar bunu yaptılar, yapıyorlar. Biz ne yapıyoruz? Aynı hedefe farklı denenmemiş muhtemelen etkisi yüksek olmayan bir yol izliyoruz. Ülkemizin eski teknoloji mezarlığı haline gelmesini engellemenin yolu bu teşvik sistemi olmasa gerek. Bunun için birçok önlem alınabilir ama bunlardan biri yerli üretime teşvik desteği değildir. Küresel rekabete direnci olmayan yerli endüstrinin kime yararı olacaktır?