Dünya üzerine bir saat boyunca düşen güneş enerjisinin, bütün gezegenin bir senelik enerji ihtiyacını karşılamaya yetecek seviyede olması, birçok firma ve hükümetin neden güneş enerjisi teknolojilerine yatırım yaptığını anlamak için yeterli.
Bu büyük potansiyeli daha da çok kullanmak adına günümüzde önemli devletler enerjide dışarıya bağımsızlık ve sera gazı emisyonlarını azaltmak için yenilenebilir enerji projelerine yatırım yapmakta. Güneş enerjisi yakın tarihe kadar sadece endüstriyel projelerde kullanılıyordu. Fabrikaların çatılarında veya askeri tesislerde güneş panellerini görmek çok da şaşırtıcı değildi. Fakat sektörde eksik olan bu teknolojinin yaygın olarak yerleşim merkezlerinde yani ev ve apartmanlarda kullanılması idi.
Günümüzde bu tablo yavaş da olsa değişiyor.2011 yılından sonra güneş enerjisi teknolojilerinin konutlarda yani evlerimizde veya küçük işletmelerde kullanılmaya başlanması beklenmekte. Bu noktada önemli olan etken güneş enerjisinin ne kadar hızlı grid parity noktasına ulaşacığı. Grid parity alternatif yollarla üretilen elektriğin en az geleneksel yollarla üretilen ve şebekeden satılan elektrik kadar ucuz olması anlamına gelmektedir.
Başka bir deyişle güneş enerjisinden üretilen elektriğin şu anda diğer kaynaklardan (kömür, doğal gaz, petrol veya nükleer) üretilen elektrikten daha pahalıya mal olması, bu teknolojinin yaygın olarak evlerde ve küçük işletmelerde kullanılmasına bir engel oluşturmaktadır. Güneş enerjisinin ucuzlaması ise iklim şartları, elektrik fiyatları ve hükümet teşvikleri gibi birçok değişkene bağlıdır.
Uluslararası Enerji Ajansı (IEA)’ya göre grid parity noktasına ulaşmak çok da uzak bir hedef değil. IEA tarafından hazırlanan yol haritalarına göre fotovoltaik (PV) teknolojisine dayalı güneş enerjisi uygulamaları bazı bölgelerde ticari binalar ve yerleşim alanlarında 2020 yılında grid parity noktasına ulaşacak. 2030 yılında ise geleneksel teknolojilerle rekabet edecek duruma gelecek.
Bu noktada sorulacak soru güneş panellerinin raflarda diğer ev aletleri veya cihazları ile yanyana durmaya hazır durumda olup olmadığı. Küresel bazda yapılan araştırmalar ve göstergelere bakıldığı zaman bu sorunun yanıtının evet olduğu görülüyor. Örneğin güneş panelleri şu anda birçok ülkede perakende satış yapan alış veriş merkezlerinde satılmakta. Bu gelişmenin en büyük nedeni ise insanları güneş enerjisi kullanmaya yönelten hükümet kaynaklı teşvikler.
Yine IEA’nın analizine göre önümüzdeki 10 yıl içerisinde, en büyük ilerleme Konsantre güneş enerjisi (CSP) alanında yaşanacak. IEA’ya göre konsantre güneş enerjisi teknolojileri 2020 yılına kadar eğer gerekli devlet teşvikleri ve politikaları uygulanırsa, güneşli bölgelerde diğer teknolojilerle rekabet edebilir bir duruma gelecek. Üzerinde durulması gereken bir başka önemli nokta ise dünyadaki çok güneş alan çöllerden üretilecek bu elektriği yerleşim merkezlerine taşıyacak olan taşıma hatları. Bu tarz hatların birçok ülkede ve Desertec gibi projeler düşünüldüğünde ise ülkeler arası olarak geliştirilmesi gerekmektedir. Limitsizenerji.com’ dan alınmıştır.